Bülent Kınalı.Bu fotonun çekildigi yer bahçeye bir su deposu koymuşlar.Yerden yükseklik 3-4 metre gelir.Onun üzerine benide çıkardı o kadar yükseklik bile acayip manzara seyri oluyor.Daha önce bahsetmiştim Bülent Kınalı ayriyeten haber olacak diye.Bülen ve kardeşi degişik kamu çalışanları.Mesayi bitimi sonlarında öyle güzel işler yapmışlarki şahane.Bu tür üretim hastalarınında ben hastasıyım zaten.Düşünsenize boş boş aylak aylak gezenleri.Bunlar öylemi bir bakın.
Su deposunun üzerinden birlikte bahçeyi ve civarı seyrediyoruz.Benim arıları koydugum yer bülent'tin baktıgı yönde 1 km uzakta.Bu tarlayı Belent'ler geçen sene almışlar.Çiftçiliktende anlayan biri degiller.Düşünmüşler bu tarlada neler yapabileceklerini.Eski çifçilere sormuşlar eskiden buralarda neler vardı diye.Yaşlı çiftçiler demişlerki eskiden orada harika kavunlar yetişirdi,bulundugunuz mevkide çok iyi kavun olur demişler.Kavun ekmesinide bilen yok,yaşlı çifçiler biraz tarif etmiş,geçen sene güzel kavun yetiştirmişler.İstanbul'dan bir market gelip tarladan peşin paraya kavunu alıp gitmişler.
Bu arada geçen sene Bülent'tin tüm arıları ölmüş.Şimdi yeniden arıları faliyete geçirmişler.Tarlaya daha önceki görüşmemizdse arı ektim demişti.Arılar yeşermez ama bahçe süper olmuş.Resimde Bülent ve kardeşi görülüyor.
Şu an tarlada 8 çeşit kavun denemişler,hatta turfan da kelek bile yedik bu bostanda.İşin garip tarafı yeni bir akım başlamış.Yaşları40-50 olanlar demişki çocukluğumuzu hatırlattınız.Çünkü şimdinin 40-50 yaşları kavun karpuz ekildigi dönemin çocuklarıymış.Şimdi bayagıda civarda kavun ekimleride başlamış.Tarlaya su konusundada Belediye başkanı yardımcı olmuş akıp giden bir çeşmeye derinbir havuz olmaz depo olmaz sonuçta suyu toplamış motorlarla herkes bahçesine basıp,damlama sulama yapıyorlar.Belediye başkanı biz bahçedeyken bisikletiyle geziye çıkmış tanıştık,beni daha önce bahsetmişler ,tanışırken ismimi söyledim bilgilerinle geldin demi dedi,şeker biri.
Şimdiye kadar bayagı büyümüşlerdir kelekler::))Yeme dedinmi hiç canım çekmez oldu,doktor sayesinde yeme yeme diye diye öldürecek.Sağ olsun diploması varya.
Bu arada kavun,karpuz,domates,patlıcan,kabak,fasülye çeşitleri biber ne arasanız yetiştiriyorlar.Bunlar yetmiyor tabiki.Bunları yetiştirirkende başka araştırmalara girmişler.Alara diye bir şirket varmış dünya çapında kirazda bir numara.Onların eğitimine katılıp fidanlar alıp kirazlarda pilanlı bir şekilde ekilmiş.Bu sene kirazları kaçırdık be::))Alara kilosunu 5 ytl den almış duyumlarıma göre.Bu fideler özelmiş ve kirazları çok iri olurmuş.Hatta biri dediki 11 kirazı paketleyip satıyorlarmış dışarıya.Dünya kadar boş alanlarımız yatıyor sayemizde.Bu gençlere maşallah imrenmemek imkansız. Sanal arıcılık olurda,sanal çiftçilik olmazmı.Bülent çiftçilik bilgilerinin çogunu internetten öğreniyormuş.
Su deposunun üzerinden birlikte bahçeyi ve civarı seyrediyoruz.Benim arıları koydugum yer bülent'tin baktıgı yönde 1 km uzakta.Bu tarlayı Belent'ler geçen sene almışlar.Çiftçiliktende anlayan biri degiller.Düşünmüşler bu tarlada neler yapabileceklerini.Eski çifçilere sormuşlar eskiden buralarda neler vardı diye.Yaşlı çiftçiler demişlerki eskiden orada harika kavunlar yetişirdi,bulundugunuz mevkide çok iyi kavun olur demişler.Kavun ekmesinide bilen yok,yaşlı çifçiler biraz tarif etmiş,geçen sene güzel kavun yetiştirmişler.İstanbul'dan bir market gelip tarladan peşin paraya kavunu alıp gitmişler.
Bu arada geçen sene Bülent'tin tüm arıları ölmüş.Şimdi yeniden arıları faliyete geçirmişler.Tarlaya daha önceki görüşmemizdse arı ektim demişti.Arılar yeşermez ama bahçe süper olmuş.Resimde Bülent ve kardeşi görülüyor.
Şu an tarlada 8 çeşit kavun denemişler,hatta turfan da kelek bile yedik bu bostanda.İşin garip tarafı yeni bir akım başlamış.Yaşları40-50 olanlar demişki çocukluğumuzu hatırlattınız.Çünkü şimdinin 40-50 yaşları kavun karpuz ekildigi dönemin çocuklarıymış.Şimdi bayagıda civarda kavun ekimleride başlamış.Tarlaya su konusundada Belediye başkanı yardımcı olmuş akıp giden bir çeşmeye derinbir havuz olmaz depo olmaz sonuçta suyu toplamış motorlarla herkes bahçesine basıp,damlama sulama yapıyorlar.Belediye başkanı biz bahçedeyken bisikletiyle geziye çıkmış tanıştık,beni daha önce bahsetmişler ,tanışırken ismimi söyledim bilgilerinle geldin demi dedi,şeker biri.
Şimdiye kadar bayagı büyümüşlerdir kelekler::))Yeme dedinmi hiç canım çekmez oldu,doktor sayesinde yeme yeme diye diye öldürecek.Sağ olsun diploması varya.
Bu arada kavun,karpuz,domates,patlıcan,kabak,fasülye çeşitleri biber ne arasanız yetiştiriyorlar.Bunlar yetmiyor tabiki.Bunları yetiştirirkende başka araştırmalara girmişler.Alara diye bir şirket varmış dünya çapında kirazda bir numara.Onların eğitimine katılıp fidanlar alıp kirazlarda pilanlı bir şekilde ekilmiş.Bu sene kirazları kaçırdık be::))Alara kilosunu 5 ytl den almış duyumlarıma göre.Bu fideler özelmiş ve kirazları çok iri olurmuş.Hatta biri dediki 11 kirazı paketleyip satıyorlarmış dışarıya.Dünya kadar boş alanlarımız yatıyor sayemizde.Bu gençlere maşallah imrenmemek imkansız. Sanal arıcılık olurda,sanal çiftçilik olmazmı.Bülent çiftçilik bilgilerinin çogunu internetten öğreniyormuş.
Bahçeden genel görünümler bunlar,bir bostanda ne lazımsa hepsi var.Ortasınada arıları dizmişler,banada keşke buraya koysaydın abi arılarını dedi::))Bahçe içinde çalışılacaksa arı bence konulmamalı.Burada çapa yaparsanız kestiginiz otların kokusunu tehlike sanan arılar saldırırlar.Tel örgünün arkasındaki tarlayıda bu sene ekmişler.Anne baba ve iki kardeşin eserine bir bakın ve lütfen maşallah deyin,Allah nazardan saklasın.
Bu tarlada ayrıca gece semaver çayı içiyoruz::))Gelip giden herkesin ilgisini çeken bir yer.
Ulaşımda motor en ekonomik araç.Bülent'in düldülde çok işe yarıyormuş,su verme zamanları önemli devamlı gidip geliyormuş bahçeye.Birde yakında hayırlısıyla baş göz olacak::))Anaarıdan bahsediyoruz ciddi ciddi.Derki ben ana işini Kırklareli'den hallettim.Meğer ana dedigi Pirensesiymiş be yakında düğünleri var Allah yardımcıları olsun.
Bülent'tin arılara bakması bana eski hacı amcayı hatırlattı.Eski hacım bir günde sadece bir kovan arıya bakım yapardı.Bülentte aynı arıya bakmıyor sanki arı sayıyor baştan sona tüm çıtalara bakmadan olmazmış.
Bu arada ziyaretçi akımı süper,birde bal aksaydı böyle::))Geçenlerde Şenol doktora gitmişti,doktor bir bakmış .Şenol'cuğum sende karaciger büyümesi ayrıcada yağlanmasıda var,artı kolostrolünde yüksek,yuh yani ::))Ne göz var adamda rontgencimisin be.Bunu Duyan Şenol bir hafta ekmege el sürmeyip 5 kilo vermiş.Bizim doktorda devreye girip abi o tahliller yetersiz,sen yemene bak demiş.Durum görüldügü gibi işte.Bize gelince yeme diyen doktor Şenol'a gelince ye diyor.Kardeşim ben doktorluk diplomam olmasada az çok anlarım bu doktorluktan.O kadar yiyecegi yersen tabi yükselir her şeyin, ver bana bak tıg gibi duruyoruz kendini harap etme::))Ben yerken seyret bak nasıl düşüşe geçecek yağların cigerlerin ve kolostörolün.Hepsi erir erir::)))
Pınarhisardan şimdilik bu haberler yeter size,beleşe gülmeye devam edin bakalım.Allah kimseyi gülmekten mahrum etmesin,heralde en iyi final bal olursa sağımda olacak,bu sefer doktor bir yere kaçamayacak sağımda egitmem lazım.
NOT:
“Arıcılık bilgi merkezi” ve” arıcılık” bilgi paylaşım “forumu” açılmıştır. Ülkemiz arıcılığına inşallah olumlu katkılar yaparız. 01/01/2010
http://www.aribakani.com/
“Arıcılık bilgi merkezi” ve” arıcılık” bilgi paylaşım “forumu” açılmıştır. Ülkemiz arıcılığına inşallah olumlu katkılar yaparız. 01/01/2010
http://www.aribakani.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder