12 Mart 2008 Çarşamba

GEÇEN HAFTADAN KALANLAR,BİR SÜRÜ HEMDE

Msn sohbeti ve gelinen nokta diyeyim.Salih'in iki anaarısız kalan kovanına gönderilen iki istepne anaarı.O akşam yaşadıklarım ve gerisi.Aceleyle anaarıları aldım geri dönüyorum.Münübüste eski tapu müdür yardımcılarından biri var emekli olmuştu.O Ali'cim nasılsın ne yapırsun arı işine devammı? Evet abi zaten bu münübüste bulunmamın sebebi arıcılık ve cebimde arılar var,münübüste hayretli gözlerle bakışlar.Ben elimi cebime atıp anaarı kafeslerini çıkarıyorum,acayip bakışlı kişiler biraz izahat yola devam ediyoruz,bal bilgisi veriyorum,herkes pür dikkat dinliyor,şöförde dahil,oda meraklıymış.Derken bal varmı, var abi hangisinden istiyorsun kestane balımı,çiçek balımı bunlar ne demek.Kestane balı genelde astım bronşit ve öksürük kesmeye bire bir,ötekide normal doğal bal.İyi ikisindende yarın bana getir.Tamam abi hemen 50 yapıyor ama 40 ytl alıyoruz.Ertesi gün işyerine gelen Mustafa abime balları veriyorum.Bir anaarı nelere sebep daha bitmedi.
Anaarılar gitti kovanlara verildi,Salih çok mutlu olmuş diyorki abi civarımda 100 arıcı var hepsi hayret etti.Bizim oralarda kimse kimseye anaarı filan vermez.Anaarıları kovana verip İstanbul'a oradanda bana telefon etti saat dört gibi sendeyim diye.Ben arılıkta kek ve oksalik yapıyorum telefon geldi ben geldim.Tamam deyip düldüle atlayıp geldim Gebze'ye.Salih belediye binasının önünde beni bekliyor,yukardaki resim ilk karşılaştıktan biraz sonra çekildi.Belediyemizin çamlık parkında çay içtik ve daha iyi sohbet edecegimiz yere gitmeye karar verdik.Benim komşum olan daha önce pastane şimdi kebab işlerine dönüşen yere gidiyoruz.
Arabayı benim oturdugum bina önüne bırakıyoruz.Bu esnada Salih bağajı açıp iki kilo Rize çayı ve yukardaki harika anzer balını ikram ediyor.Ben eve kaskımı ve hediyeleri bırakıp geri geliyorum.Bu arada anaarı yolladımya bazı arkadaşlar diyorki,Salihi ne kadar tanıyorsun?.Bende diyorumki abi fazla tanımıyorum,gerçi herkeside böyle tanıdık.Aklıma girdiler ya bu arada ben Salihi daha görmeden oldu bunlar.Oktay gördüya ona soruyorum Salih nasıl biri,anaarıyı filan yolladık yani,daha sonra bunu soruyorum.Oktay'da diyorki abi Galatasaraylık dışında kötü bir yanı yok gülüyoruz::))
Yemeklerimizi yedik,Bu aradada taa çay bahçesindeyken telefon etmiştik İlhami abiye Rize'li Salih burada yakınmısın.Hemen geliyorum beklesin dedi,köydeymiş köy 25 km.Yemekleri yediksohbet ediyoruz,çaylar gelip gidiyor İlhami abi geldi.Oda çay kave derken birden şurdan hesabı aldedi,dur mur dediysemde Cahit'te aldı,acayip ikramda bulunuyorum işte.Beleşe Anaarılar yollamıştım görüyorsunuz degilmi.::)) İnsanın senaryosu yazılmıştır o senaryo içinde size az bir seçme şansı vardır.İyilikle kötülük gibi.Sizin ömrünüzün sonuna kadar kazanacağınız bellidir.Allah size ömrünüzde bin altın kazanacaksınız diye taktir etmişse,bu ne dokuzyüzdoksan dokuz olur,nede binbir olur.Anlatmak istedigim ne kadar alavera,ne kadar yalan dolan yaparsanız yapın,kazanacağınız bellidir.Siz yaptıklarınızla bunu temiz ve güzel hale gtirebilirsniz.Yada yaptıklarınızla kirletirsiniz,sonuçta aynı hak size gelecek.İnsanlarda ben kazandım havası vardır,mikroskopla bile görünmeyen bir mikrop sizi nasıl yataklara düşürüyor,paran var hasta olmasana bakalım o kadar gücün varsa.Her şey taktire bağlı,biz ancak senaryoların bir parçası.Biriktir biritir,neyi götürebiliyoruzki.En son tapu dairesinde bir çalışmam oldu dedimki,buradaki kayıtlar nerelere kadar ulaşıyor,dedilerki abi 1200 lü yıllara kadar elimizde belgeler var.Bir düşündüm dünya aynı,kiracılar gelip gidiyor işte.Daha anaarının hikayesi bitmedi birde ertesi güne sarktı,dahada devam edecek yazının sonunda biraz daha yazarım.
Cihan benden arıcı olurmu abi diyordu,yarın gel bir aşı ol sonra bakarız demiştim.Aşıya gelemesi bile yetti,yurt dışında aşı fotoları yaynlandı,gelecegin ünlü arıcısı resmin solunda.
İlhami abi koşa koşa hesap ödemeyemi geldin be.En son ayrıldık ertesi gün buluşmak için.Kaptanın arılıkta buluştuk.Arılar zayıftı kaptanın bal var arılar çok az,bir soğukta gidici.Ne yapayım düşünmeye başladım arılara destek lazım.Tuncayın haberi yok,ben Muğal'yı arıyorum.Ahmet durumlar nasıl falan filan.Bana 10 çıta arı lazım,otobüsle yolla,abi almazlar alırlar mavini gör::)) Bakayım diyor.Kaptana dönerim nazlanır,hemen Oktay'ı aradım abi durum böyle böyle.Ama kaptan arıları balkona taşıyıp bakacakmış.Oktay dur ben onunla bir konuşayım,kaptan arıyor Ali abi bize iki kovan getirttir.Muğlayı arıyorum iki kovan aayarla,bu gün sabah parasını çıkardım,Ahmet oradan diyorki abi o kadar zor durumdaydımki sorma hızırmısın::)) Yok be ben Ali.İki kovan yolda,Kaptanda artık akasyaya yetiştirir arılarını,yoksa seneye akasya balı yerdi.Ne anaarıymış dimi,işin başı iki anaarı saldım Rize'ye kazadıklarım maddi ve manevi gördünüz degilmi.Bu esnada başımıza iş aldık abi gelen kovanı takviye olarak sen dagıtacaksın diğeer kovanlara::)))Ne diyeyimki kendi düşen ağlamazmış.Çok degişik sitlde bir yazı oldu be.
Bu arada sayın şefim beş yılı doldurduya.Beşyıllık ikramiyesini aldı,banada dediki sana bir balık ısmarlayayım.Bende kendisini kırmadım.Varsa beş yıllık 10 yıllık ikramiye alanlar gönüllü kutklarız be.
Bu arada Muğladan Ahmet dediki,istanbul civarına arı isteyen olursa5-10 kovan kamyonla salarım dedi,polen tuzaklı katlı kovan isteyende olursa var diyor ben iletiyorum.
Bir başka ayrıntı ise bu gün,Pelitli köyünde bir adres tespiti vardı.Oraya gittim benim arılara 500 metre yok.Yeri buldum,ordada birini sordum filan yerli biri vardı burada diye,abi o benim dedi.O zaman sen benden bir televizyon sehpası almıştın ve ödememiştin.Bu hadiseye 12-13 yıl oldu.Dünya bile acayip beni dolandıran adam elime düştü.Yarın gelecek::)))
Asıl söylemek istediğim,oradan arılarıma gittim.Çalışmaları güzel oksalik düşündüğüm kadar arılara zarar vermedi.Bir kaç kovan açtım,hafif yağmurda vardı,güzel polen geliyordu.Kafama takılan ise fondon şekeri kek gibi değil.Daha tam neticeyi almadım ama,arılar alamıyor gibime geldi,hafta sonu bunu tam açıklığa kavuştururuz.Hafta sonuna zaten maceramız hazır paket kovan geliyor::)).
Atabilirsem bu gün çektiğim kısa bir filimi atayım.Bu yazının altına gelecek.Şimdilik hoşça kalın,doktorum sende::))) yukarda biraz karıştık işine ama idare et.Ama en iyi bal satma yöntemi cebinde kafesle anarı taşımak::))


Hava yağmurluydu,toplam 5 dakika durmadım arılıkta.Ama gördüklerim bana yetti.
NOT:
“Arıcılık bilgi merkezi” ve” arıcılık” bilgi paylaşım “forumu” açılmıştır. Ülkemiz arıcılığına inşallah olumlu katkılar yaparız. 01/01/2010

http://www.aribakani.com/

10 yorum:

  1. merhaba ali
    i like this plate with fishes!!!!

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Monas'da gerisi nye merhaba gibi degil::))

    Bir daha dünyaya gelmek olsaydı kesin dil öğrenirdim ama yok.

    YanıtlaSil
  3. Abi Manos önünüzdeki balıklı platformu ben de çok seviyorum diyor.

    YanıtlaSil
  4. Abi işime karış nasılsa kestane balı yiyen iyileşmeyecek sonunda bana gelecek:))tabi bu söylediklerim işin şakası bal gerçekten tılsımlı bir gıda.

    YanıtlaSil
  5. Ali abi,

    Bu arada senin ballarada musteri bulundu insallah. Bunuda ekle bence...

    YanıtlaSil
  6. Abi dedikya daha beleş anaarı kazanılımları devam ediyor diye karışma::)))


    Sayın doktorum öksürüğün filan varsa söyle,kestane balı salayım,en fazla üç günde tamam.

    YanıtlaSil
  7. ya bırak sen öksürüğü gebze belediyesine dr arıyorlarmı onu söyle ne guzel 5 yıllık 10 yıllık ikramiye felan.

    YanıtlaSil
  8. Ense meşhur oldu, analarda inşallah yaşarda bahse konu oldugu kadar makbule gecer,arıcılığın olumlu yönlerinden biride bu işte,insanlar nasıl arı vesilesi ile bir araya geliyor.

    YanıtlaSil
  9. Selam.
    Güzel bir alış veriş olmuş..Ama size gelen Anzer Balı hala donmamış.. Nasıl oluyor:S açıklarsanız sevinirim...

    YanıtlaSil
  10. Yav Anzerbalı dediysek,bu Rize'de oluyor degilmi.Bu balda Rize'den geldi,akrabası yani,komar balı ağırlıklı,koklayıp duruyorum,geçen ekmekle daldım ama.::))

    Kim kaybetmiş yarım kilo anzerbalını::))

    YanıtlaSil